Aksaray Üniversitesi Kurumsal Akademik Arşivi

DSpace@Aksaray, Aksaray Üniversitesi tarafından doğrudan ve dolaylı olarak yayınlanan; kitap, makale, tez, bildiri, rapor, araştırma verisi gibi tüm akademik kaynakları uluslararası standartlarda dijital ortamda depolar, Üniversitenin akademik performansını izlemeye aracılık eder, kaynakları uzun süreli saklar ve telif haklarına uygun olarak Açık Erişime sunar.




 

Güncel Gönderiler

Öğe
Culturo-techno-contextual approach: sample ımplementation steps for teaching socioscientific issues
(Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi, 2025) Tekin, Nurcan; Aslan, Oktay
The current study aims to evaluate, conceptualize, and provide a sample implementation of the culturo-techno-contextual approach (CTCA) on the basis of artificial intelligence as a socioscientific issue in teaching culture-based issues in science education. CTCA is a new approach with a conceptual history of ten years in which culture, technology, and context are handled together. A sample implementation process was created for this approach, which may be suitable for the teaching of other socioscientific issues (SSIs). It is hoped that this sample implementation will provide a guiding framework for researchers in the teaching of SSIs, which have an important place in science education. In the study, the implementation steps are named to make it more usable for researchers. As CTCA is still a relatively new approach, it is recommended that readers critically read these steps and detect possible shortcomings in the given sample implementation and address them in new studies, if any.
Öğe
The relationship between acculturation types enculturation stress and collective self-perceptions students of Syrian refugees in Turkey
(Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi, 2025) Keleş, Fadim Büşra; Uçar, Mehmet Ertuğrul
Migration occurs when individuals move from one society to another. During this process, they undergo various stressors, including general stress and cultural stress, as they adapt to a new culture. The adaptation to this new culture, including both the individual's original cultural background and the new cultural elements they adopt, is termed acculturation. Acculturation involves several processes: integration, assimilation, separation, and marginalization. This research aims to examine whether the acculturation preferences of Syrian refugee students under temporary protection can be predicted by perceived stress, acculturation stress, and collective self-esteem. To achieve this, a stepwise regression model was developed and tested. Data was collected using a Personal Information Form, Acculturation Stress Scale, Perceived Stress Scale, and Collective Self-Esteem Scale. The study group comprised 282 individuals, including 127 girls and 155 boys, who migrated from Syria to Turkey at different times and are currently pursuing formal education. The results of the stepwise regression analysis indicated that collective self-esteem, acculturation stress, and perceived stress were predictors of separation and assimilation but did not predict integration and marginalization.
Öğe
Finansal küreselleşme ve dijital dönüşüm sürecinin işsizliğe etkisi
(Ali Rıza SANDALCILAR, 2025) Örtlek, Zekiye; Yazıcıoğlu, İsabet Ebru
Bu çalışma, finansal küreselleşme ve dijital dönüşümlerin işsizlik oranı üzerindeki etkisini 2010-2021 yılları arasında 29 OECD ülkesi için incelemektedir. Dinamik panel veri modellerinden Sistem Genelleştirilmiş Momentler Yöntemi (System GMM) kullanılarak işsizlik oranları ile finansal küreselleşme, araştırma ve geliştirme (Ar-Ge) harcamaları, bilgi ve iletişim teknolojileri (BİT) mal ihracatı ve sigorta ve finansal hizmetler mal ihracatı ile arasındaki ilişki araştırılmıştır. Analiz sonuçları, finansal küreselleşme ve GSYH büyüme oranının işsizlik oranı üzerinde anlamlı ve negatif etkiye sahip olduğunu; Ar-Ge harcamalarının ise pozitif bir etki gösterdiğini ortaya koymaktadır. Ancak, BİT mal ihracatı ve sigorta ve finansal hizmetler mal ihracatının etkisi istatistiksel olarak anlamsız bulunmuştur. Çalışma ayrıca, uygun araç değişkenler kullanılarak içsellik sorunlarını ele almakta ve araç değişkenlerin geçerliliği Sargan testi ile doğrulanmaktadır. Bu araştırma, finansal ve teknolojik dönüşümlerin gelişmiş ekonomilerdeki işgücü piyasalarını nasıl etkilediğine dair önemli bulgular sunmaktadır.
Öğe
Bizans Tarihyazımında Türk ve İskandinav-Rus ilişkileri: karşılaştırmalı bir kaynak değerlendirmesi
(Özgür Türker, 2025) Karagöz, Selim
Bu çalışma, Bizans tarih yazımında Türkler ve İskandinavya kökenli olan ve dönem kaynaklarında Ruslar olarak anılan halklar arasındaki ilişkileri incelemektedir. Bizans kaynaklarının, Hunlardan Osmanlılara kadar geniş bir zaman ve mekân yelpazesinde Türk halklarına dair bilgi sunmasıyla Türk tarihçiliği açısından önemi bilinmektedir. Bu kaynaklar, yalnızca Türk topluluklarını değil, aynı zamanda İskandinavya kökenli grupların, Bizans ve diğer Türk halklarıyla olan siyasi, ticari ve askeri ilişkilerini de belgelemektedir. Çalışmada, İskandinavların Bizans ordusundaki paralı asker rolüyle “Vareg Muhafızları” olarak bilinen seçkin birliğin temellerini oluşturduğu ve bu birlikte, Türklerin de bulunduğu konusu da ele alınmaktadır. Ayrıca, İskandinavların Doğu Avrupa’daki faaliyetleri ve özellikle Özi Nehri boyunca şekillenen ticaret ağları analiz edilmiştir. Bu ticaret ağlarının, İskandinavların Türk halklarıyla temasında kritik bir rol oynadığı belirtilirken, Peçeneklerin bu ilişkilerdeki etkisi özellikle vurgulanmaktadır. Ayrıca, Ruslar ve Bizans arasındaki siyasi ve ticari bağların, bu iki toplum arasındaki ilişkileri derinleştirdiği de ele alınmaktadır. Sonuç olarak çalışma, Bizans kaynaklarının Türk ve Rus-İskandinav ilişkilerinin düzeyini anlamada temel bir başvuru niteliği taşıdığını ortaya koymaktadır. Özellikle askeri ve ticari bağlamlarda Türk ve İskandinav halkları arasındaki karşılıklı bağlılığa dikkat çeken çalışma Bizans kaynaklarının dikkatle ele alındıklarında, dönemin tarihsel arka planını değerlendirmede önemli bir arka plan sunduğunu vurgulamaktadır. Bu çalışma, bahsi geçen Bizans tarih yazımına ait metinleri karşılaştırmalı bir perspektiften değerlendirmeyi ve özellikle Türklerle Rus-İskandinav unsurlar arasındaki ilişkileri, Bizans literatüründeki yansımaları üzerinden ele almayı hedeflemektedir. Böylelikle, IX.-XI. yüzyıllarda Doğu Avrupa (özellikle Karadeniz’in kuzeyi) coğrafyasındaki etkileşim ağlarının ne denli çok boyutlu olduğunu gözler önüne sermek amaçlanmaktadır.
Öğe
İlkokul 4. sınıf öğrencilerinin matematik başarıları ile matematik korkuları arasındaki ilişki
(Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi, 2025) Aydoğ, Ayşe; Kılıç, Remzi
Bu çalışmanın amacı, ilkokul çocuklarında matematik korkusu ve matematik başarısı arasındaki var olması muhtemel ilişkileri ortaya koymaya çalışmaktır. Bu nedenle çalışmada amaca bağlı olarak ilişkisel tarama modeli tercih edilmiştir. Oranlı küme örnekleme yaklaşımı kullanılarak, 2020-2021 öğretim döneminde Hatay ilinin Reyhanlı ilçesinde yer alan devlet ilkokullarında öğrenim gören 396 dördüncü sınıf öğrencisi çalışmanın örneklemi olarak seçilmiştir. Araştırmada veri toplama aracı olarak “Matematik Başarı Testi” ve “Matematik Korkusunun Nedenleri Ölçeği” (Başar ve Doğan, 2020) kullanılmıştır. Çalışmanın sonuçları, ilkokul dördüncü sınıf öğrencilerinin başarı ve korku düzeylerinin orta/altı aralıkta olduğunu göstermiştir. Cinsiyet değişkeni, matematik korkusu söz konusu olduğunda anlamlı bir farklılık göstermiş ve bu fark kız öğrenciler lehine gerçekleşmiştir. Ancak öğrencilerin matematik başarılarında cinsiyetin belirgin bir etkisi olmamıştır. Okul öncesi eğitimin, matematik başarısı üzerinde okul öncesi eğitim alanlar lehine bir faktör olduğu sonucu gözlenirken matematik korkusu açısından anlamlı bir faktör olmadığı belirlenmiştir. Öğrencilerin matematik korkuları ve başarıları arasında yüksek düzeyde ve anlamlı negatif korelasyon tespit edilmiştir. Son olarak yapılan basit ve çoklu regresyon analizi modelleri anlamlı bulunmuştur. Buna göre matematik başarısının % 45’inin matematik korkusu tarafından açıklandığı belirlenmiştir. Ayrıca öğrencilerin matematik başarılarında en çok etkiye sahip korkunun çevreden kaynaklı korku olduğu, bunu sırasıyla öğretmenden, öğrencinin kişisel özelliklerinden ve matematiğin yapısından kaynaklı korkunun takip ettiği belirlenmiştir.