Bizans Tarihyazımında Türk ve İskandinav-Rus ilişkileri: karşılaştırmalı bir kaynak değerlendirmesi
Tarih
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
Özet
Bu çalışma, Bizans tarih yazımında Türkler ve İskandinavya kökenli olan ve dönem kaynaklarında Ruslar olarak anılan halklar arasındaki ilişkileri incelemektedir. Bizans kaynaklarının, Hunlardan Osmanlılara kadar geniş bir zaman ve mekân yelpazesinde Türk halklarına dair bilgi sunmasıyla Türk tarihçiliği açısından önemi bilinmektedir. Bu kaynaklar, yalnızca Türk topluluklarını değil, aynı zamanda İskandinavya kökenli grupların, Bizans ve diğer Türk halklarıyla olan siyasi, ticari ve askeri ilişkilerini de belgelemektedir. Çalışmada, İskandinavların Bizans ordusundaki paralı asker rolüyle “Vareg Muhafızları” olarak bilinen seçkin birliğin temellerini oluşturduğu ve bu birlikte, Türklerin de bulunduğu konusu da ele alınmaktadır. Ayrıca, İskandinavların Doğu Avrupa’daki faaliyetleri ve özellikle Özi Nehri boyunca şekillenen ticaret ağları analiz edilmiştir. Bu ticaret ağlarının, İskandinavların Türk halklarıyla temasında kritik bir rol oynadığı belirtilirken, Peçeneklerin bu ilişkilerdeki etkisi özellikle vurgulanmaktadır. Ayrıca, Ruslar ve Bizans arasındaki siyasi ve ticari bağların, bu iki toplum arasındaki ilişkileri derinleştirdiği de ele alınmaktadır. Sonuç olarak çalışma, Bizans kaynaklarının Türk ve Rus-İskandinav ilişkilerinin düzeyini anlamada temel bir başvuru niteliği taşıdığını ortaya koymaktadır. Özellikle askeri ve ticari bağlamlarda Türk ve İskandinav halkları arasındaki karşılıklı bağlılığa dikkat çeken çalışma Bizans kaynaklarının dikkatle ele alındıklarında, dönemin tarihsel arka planını değerlendirmede önemli bir arka plan sunduğunu vurgulamaktadır. Bu çalışma, bahsi geçen Bizans tarih yazımına ait metinleri karşılaştırmalı bir perspektiften değerlendirmeyi ve özellikle Türklerle Rus-İskandinav unsurlar arasındaki ilişkileri, Bizans literatüründeki yansımaları üzerinden ele almayı hedeflemektedir. Böylelikle, IX.-XI. yüzyıllarda Doğu Avrupa (özellikle Karadeniz’in kuzeyi) coğrafyasındaki etkileşim ağlarının ne denli çok boyutlu olduğunu gözler önüne sermek amaçlanmaktadır.
This study examines the interactions between the Turks and the Scandinavian-origin peoples, referred to as the Rus’ in contemporary sources, within Byzantine historiography. Byzantine sources are of great significance for Turkish historiography as they provide extensive information on Turkish peoples across a broad temporal and geographical spectrum, from the Huns to the Ottomans. These sources not only document Turkish communities but also record the political, commercial, and military interactions of Scandinavian groups with both Byzantium and various Turkish peoples. The study explores the role of Scandinavians as mercenaries in the Byzantine army, forming the elite unit known as the Varangian Guard, in which Turkish warriors were also present. Additionally, it analyzes the activities of Scandinavians in Eastern Europe, particularly along the Dnieper River, where trade networks played a crucial role in their engagement with the Turks. The influence of the Pechenegs in shaping these interactions is particularly emphasized. Furthermore, the study examines the political and commercial ties between the Rus’ and Byzantium, which significantly deepened their relationship. Ultimately, this research highlights Byzantine sources as essential references for understanding the extent of Turkish and Rus-Scandinavian relations. By focusing on military and commercial contexts, the study underscores the reciprocal dependencies between Turkish and Scandinavian peoples. It also demonstrates that, when critically examined, Byzantine sources provide an essential framework for evaluating the historical background of the period. This study adopts a comparative perspective on Byzantine historiographical texts, aiming to analyze the reflections of Turkish and Rus- Scandinavian relations within Byzantine literature. By doing so, it seeks to reveal the complex and multifaceted nature of interaction networks in Eastern Europe, particularly in the northern Black Sea region, between the 9th and 11th centuries.