Aksaray Üniversitesi Kurumsal Akademik Arşivi
DSpace@Aksaray, Aksaray Üniversitesi tarafından doğrudan ve dolaylı olarak yayınlanan; kitap, makale, tez, bildiri, rapor, araştırma verisi gibi tüm akademik kaynakları uluslararası standartlarda dijital ortamda depolar, Üniversitenin akademik performansını izlemeye aracılık eder, kaynakları uzun süreli saklar ve telif haklarına uygun olarak Açık Erişime sunar.

Güncel Gönderiler
İktidar ve mizaç: Memlûk Sultanlarının karakter yapıları üzerine bir değerlendirme
(Iğdır Üniversitesi, 2025) Gezen, Nihal
Tarihe konu teşkil eden her bir hadise, kendisine özgü farklı mizaç ve karakter yapılarına sahip birey yahut bireyler tarafından gerçekleştirilmektedir. Elbette ki tarihi olaylar ve bu olayların failleri arasında karakter yapısı gereği benzerlikler bulunsa dahi her bir tarihi olay ve faili, doğrudan kendi benliğine özgü mizaç ve karakter yapısı gereği hareket ederek eşsiz bir şekilde tarihe geçmektedir. Bu sebepten dolayı tarihi olayları anlamak adına öncelikli olarak tarihin öznesi konumunda olan insanı tanımamız/tanımaya çalışmamız önem arz etmektedir. Memlûk sultanlarının karakteristik özellikleri şüphesiz devletin siyasi tarihi üzerine tesir etmekteydi. Başka bir deyişle devletin siyasi, sosyal ve ekonomik politikalarında ve hadiselerinde sultanların karakteristik özelliklerinin imzası görülmektedir. Bu çalışmada kaynaklardan istifade edebildiğimiz ölçüde, insanların asıl tabiatlarını oluşturan mizaç yapıları üzerinden Memlûk sultanlarının karakteristik özelliklerini ve bu özelliklerin, sultanların iktidarları üzerindeki tesirini ele alacağız. Memlûk sultanlarının karakterlerini ele aldığımız bu çalışmada, sultanların karakter ve mizaç yapılarının, sultanların kendi iktidar dönemlerindeki siyasi, askeri ve sosyo-ekonomik yapıya “olumlu” veya “olumsuz” anlamda etki ettiğini görmekteyiz. Çalışmada Bahri ve Burci Memlûk sultanları dönemleri, birbirinden ayırt edilmeksizin çalışmanın konusu bağlamında sultanların iktidarları üzerinden, çalışmanın asıl konusunu oluşturan ilgili kısımlar ele alınarak değerlendirilerektir.
Effects of body condition score on milk yield and calf birth weight in dairy cattle
(İlker ÇAMKERTEN, 2025) Kayar, Tamer; Erzurum, Onur
This study investigated the effects of pre-calving body condition scores (BCS) on milk yield and calf birth weights in pregnant Holstein heifers. For this purpose, data from 66 primiparous heifers, their first lactation milk yields, and the birth weights of 66 calves born from these heifers were analyzed. Two different rations consisting of concentrate feed and roug- hage with 36% HP and 1718 kcal/kg ME were used in the feeding of the animals pre- and post-calving. Approximately three weeks pre- calving, the heifers were classified into three groups based on their BCS as low (BCS ≤ 3.00), moderate (BCS 3.25 ≤ 3.50), and high (BCS ≥3.75). To determine changes in body condition, a second scoring was performed immediately post-calving. The differences between pre- and post-calving BCS values were calculated, and the BCS changes for each animal were identified. The effects of these changes on milk yield and calf birth weight were statistically analyzed using one- way analysis of variance (ANOVA). According to the results, BCS at calving had no significant effect on 305-day adjusted lactation milk yield (p>0.05). Additionally, pre-calving BCS and post-calving BCS changes did not affect calf birth weights (p>0.05). However, the findings indicated that a post-calving BCS loss of 0.50–0.75 points significantly increased milk yield (p<0.05). This finding suggests that controlled energy mobilization in early lactation may support milk production. Therefo- re, properly planned transition period rations are thought to be essential for ensuring herd health and increasing milk yield.
Serum IgG threshold values associated with increased risk of diseases in preweaned lambs
(İlker ÇAMKERTEN, 2025) Gokçe, Erhan; Atakişi, Onur; Cihan, Pınar; Kırmızıgül, Ali Haydar; Erdoğan, Hidayet Metin
Serum IgG cut-off points associated with increased risk of septicemia, fatigue anorexi syndrome (FAS), diar- rhea and pneumonia in preweaned lambs was investigated in this study. The study involved 347 Akkaraman crossbred lambs born on two farms in Kars, Turkey. Blood samples were collected 24±1 h after birth and serum IgG concentrati- on was measured by ELISA assay and cut-off values for each disease were determined. Neonatal lambs with diarrhea, FAS and septicaemia had statistically significantly lower IgG concentrations compared to healthy lambs (P<0.05). Cri- tical SIgGC-24 cut-off values for increased risk of diarrhea, FAS and septicaemia in neonatal lambs were <800, <1000 and <200 mg/dl. In post-neonatal period, SIgGC-24 (mg/dL) was lower in only lambs with pneumonia compared to he- althy lambs (P<0.05). The risk of developing septicaemia (IgG<200 mg/dL vs IgG>200 mg/dL), diarrhoe (IgG<800 mg/ dL vs IgG>800 mg/dL), FAS (IgG<1000 mg/dL vs IgG>1000 mg/dL) and pneumonia ((IgG<1000 mg/dL vs IgG>1000 mg/dL) was 203, 6, 18 and 12 times higher, respectively. A threshold vaule of IgG<998 mg/dL and IgG<193 mg/ dL were determined for neonatal morbidity and mortality, respectively. An appropriate colostrum management may help to maintain the health of pre-weaning lambs, thereby improving the productivity and profitability of sheep farms..
Hemşirelik öğrencilerinin ruh sağlığı okuryazarlığı düzeyi ile ruhsal hastalıklara yönelik inançları
(Necmettin Erbakan Üniversitesi Yayınları, 2025) Karaca, Hatice; Yüksel, Arzu
Araştırma, hemşirelik öğrencilerinin ruh sağlığı okuryazarlığı düzeyi ile ruhsal hastalıklara yönelik inançları arasındaki ilişkiyi incelemek amacıyla yapılmıştır. Tanımlayıcı ve kesitsel türde yapılan araştırmaya 310 hemşirelik öğrencisi katılmıştır. Araştırmada “Öğrenci Bilgi Formu, Ruh Sağlığı Okuryazarlığı Ölçeği (RSOÖ) ve Ruhsal Hastalığa Yönelik İnançlar Ölçeği (RHYİÖ)” kullanılarak google forms üzerinden online olarak araştırmanın verileri toplanmıştır. Araştırma için üniversitenin etik kurulundan ve hemşirelik bölümü dekanlığından izin alınmıştır. Bireysel özelliklerin analizinde tanımlayıcı testler, Mann-Whitney U test, Kruskal Wallis-H testi ve değişken arasındaki ilişkinin belirlenmesinde Spearman korelasyon testi kullanılmıştır. RSO ölçeğinin toplam puan ortalaması 110.44±11.09, RHYİ ölçeğinin puan ortalaması 50.08±15.36’dır. Öğrencilerin yaşları ile RSOÖ toplam puanı arasında istatistiksel olarak anlamlı derecede bir farklılık bulunmuştur (p<0.05). Yakın çevrelerinde ruhsal hastalığı olan birey durumu ile RHYİÖ toplam puanı arasında istatistiksel olarak anlamlı derecede bir farklılık bulunmuştur (p<0.05). RSOÖ ile RHYİÖ arasında negatif yönde anlamlı bir ilişki vardır (r=-0.204, p<0.01). Öğrencilerin ruh sağlığı okuryazarlık puanı arttıkça ruhsal hastalıklara yönelik olumsuz inançlarının azaldığı belirlendi. Öğrencilere ruh sağlığı ile ilgili eğitim programlarının verilmesi önerilebilir.
The effect on mycotoxin development of combined organic acid additive at different levels in dairy feed
(Hasan ÖNDER, 2025) Budak, Duygu; Bilgeçli, Kazım
Organic acid treatment to prevent deterioration of feeds by exposure to mycotoxins and to extend their storage life is the most important requisite of natural, safe and wholesome feed production. (1) Background: The aim of this study was to determine the effects of an organic acid (OA) combination added in incremental levels to commercial dairy feed, on mycotoxin development in feeds stored for varying lengths of time; (2) Methods: For the trial, a total of 5 treatment groups were formed as control, 10 lt water only (without OA), and 10 lt water with respectively 0.2, 0.3 and 0.4 kg/ton OA addition. The trial conducted in a commercial feed mill for a span of 3 months from March through May, was set-up in a 3x5 factorial plan, taking into account the effect of groups and storage duration in months. Deoxynivalenol, zearalenone, aflatoxin, fumonisin B1, T-2 toxin, ochratoxin, fumonisin B2 and HT-2 levels were measured in the feed samples taken at certain control points of the feed manufacturing process, that is to say after the mixer, conditioner and cooler, and stored for three months; (3) Results: It was determined on the basis of the results that, deoxynivalenol and aflatoxin levels significantly decreased (P