Cilt 16, Sayı 4, Makale Koleksiyonu

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 5 / 5
  • Öğe
    Yapay zekâ: alt dalları ve uygulama alanları
    (Aksaray Üniversitesi, 2024) İşcan, Hüseyin; Durgun, Ayşe
    Yapay zekâ, makinelerin insan benzeri düşünme, öğrenme ve problem çözme yetenekleri kazanmasını sağlayan bir teknoloji alanıdır. Makine öğrenimi ve derin öğrenme ve bu verilerden öğrenerek kararlar alabilen bir alan olarak karşımıza çıkan yapay zekâ son yıllarda, çeşitli uygulamalarla, sağlıktan güvenliğe, eğitimden hukuka, ekonomi ve finans alanından her alana dokunan geniş bir yelpazeye yayılmıştır. Günümüzde yapay zekanın dokunmadığı alan neredeyse kalmamıştır. Bu teknoloji, endüstriyel süreçlerden günlük yaşamın basit rutinlerine kadar pek çok alanda devrim yaratmakta ve insanların iş yapma biçimlerini köklü bir şekilde değiştirmektedir. Hem bireysel hem de toplumsal düzeyde sunduğu yeniliklerle, yaşam kalitesini artırmanın yanı sıra verimliliği de önemli ölçüde yükseltmektedir. Bu makalenin amacı yapay zekâyı teorik bir çerçevede inceleyerek alt dalları, tarihçesi ve çeşitli uygulama alanları üzerinde durmaktır.
  • Öğe
    Yönetim düşüncesini İktisat Tarihi üzerinden okumak: Kamu Yönetimi disiplin tartışmaları çerçevesinde bir değerlendirme
    (Aksaray Üniversitesi, 2024) Sunar, Sinan
    Temel nesnesi toplumsal yapı olan yönetim olgusu, açık bir sistemsel yapıya sahip olması nedeniyle toplumda meydana gelen değişimlerden etkilenmektedir. Bir disiplin olarak 19. yy'ın sonlarında ortaya çıktığı kabul edilen kamu yönetiminin iktisat ile olan ayrılmaz ilişkisi yerine temel tartışma alanının yönetim-siyaset ayrımı üzerinden şekillendiği görülmektedir. 1930’lu yıllardan itibaren devletin iktisadi alana hâkim olması kamu yönetimini de tartışmasız bir disiplin haline getirirken 1980’lerden itibaren neoliberalizmin etkisiyle temel inceleme alanı gittikçe kaybolan bir yapıya evrildiğine dair tartışmalar günümüze kadar uzanmaktadır. Çalışmanın amacı, alanyazında genel olarak siyaset-yönetim dikotomisi üzerine şekillenen kamu yönetimi disiplin tartışmalarına iktisat merkezli bir yaklaşımla yeni bir boyut kazandırarak farklı bir bakış açısı ortaya koymaktır. Kamu Yönetiminin bilimsel bir uğraşı alanı olarak ortaya çıktığı dönemden başlayarak günümüze kadar yapılan çalışmalar ve fikirlerin iktisatla olan ilişkisi ve iktisadi sistemin krizlerine göre aldığı ve değiştirdiği konumu literatür taraması vasıtasıyla içerik analizi yöntemi kullanılarak incelenmiştir. Analizler sonucunda; siyaset-yönetim dikotomisine sıkıştırılan kamu yönetimi disiplininin gelişmesini etkileyen en önemli konunun iktisatla olan ilişkisi olduğu açıkça görülmüştür. Zira iktisadi yapı ve düşüncenin değişimiyle birlikte yeni bir devlet yapılanması ortaya çıkmış, dolayısıyla modern anlamda kamu yönetimi disiplininin de temelleri atılmıştır. Ayrıca tarihsel süreç içerisinde iktisadi sistemin yaşadığı değişim ve krizlerden kamu yönetimi hem teorik hem de pratik açıdan doğrudan etkilenmiştir. Bütün bu bulgular kamu yönetimi disiplininin esas olarak iktisatla olan ilişkisine dikkat çekmesi gereğini ortaya koymaktadır.
  • Öğe
    Public administration education in universities in Turkey: representative of the new or safeguard of the old administration
    (Aksaray Üniversitesi, 2024) Memişoğlu Gökbınar, Dilek; Arıkan Akdağ, Gül
    The aim of the study is to introduce the degree of adaptation of the departments of public administration in Turkey and with an institutionalist approach to identify the possible factors that affects this ability to reflect the New Public Governance approach dominance in the field. For this end, the article asserts that indicators such as governance and actor pluralism serve as potent manifestations of the significant shifts occurring within the field of public administration. It then proceeds to evaluate the extent of the reflection of these terms in the curricula of Political Science and Public Administration and Public Administration departments in Turkish universities. Subsequently, it examines the levels of institutionalization within these departments and scrutinizes the power and willingness of academic staff as factors influencing the degree of curriculum adaptation. Based on data collected from the websites of the Department of Political Science and Public Administration and Public Administration in universities, the study constructs two sets of independent variables to test hypotheses and employs independent sample t-tests to assess the magnitude and significance of the impact of each independent variable on the curriculum. Consequently, the findings suggest that institutional power within universities and the power and willingness of actors emerge as fundamental determinants in shaping curriculum alterations within departmental contexts.
  • Öğe
    Sürdürülebilir girişimcilik politikaları kapsamında Avrupa Birliği’nde dijital gı?rı?şı?mcı?lı?k
    (Aksaray Üniversitesi, 2024) Deniz, Meftun; Doğan, Seyhun
    Bu çalışmayla Avrupa Birliği’nde sürdürülebilir girişimcilik politikaları kapsamında dijital girişimcilik faaliyetlerinin analizi amaçlanmıştır. Bu kapsamda öncelikle Avrupa Birliği’nde dijitalleşme süreci ele alınarak Avrupa Birliği’nin dijital girişimcilik ekosistemine katkıları ve sunduğu fırsatlar araştırılmıştır. Ayrıca konuyla ilgili uygulamaya konulan Avrupa Birliği politikalarını inceleyen çalışmayla dijital girişimcilik faaliyetleri SWOT analizi yöntemiyle değerlendirilerek Avrupa Birliği’nde sürdürülebilir girişimcilik politikaları kapsamında dijital girişimcilik faaliyetleri incelenmiştir. Analiz sonucunda, dijital girişimcilik faaliyetlerinin güçlü yönlerinin ve sunduğu fırsatların daha fazla olduğu bulgusuna ulaşılmıştır. Bununla birlikte dijital girişimcilik faaliyetlerinin zayıf yönleri ve karşılaşılan tehditler de detaylı bir şekilde ele alınmıştır. Özellikle dijital altyapı eksiklikleri, mevzuat uyum sorunları ve finansal kaynakların sınırlılığı gibi unsurların, dijital girişimcilik faaliyetlerinin önündeki engelleri oluşturduğu ortaya konulmuştur. Ayrıca dijital dönüşüm süreçlerinin hızlandırılması ve inovasyon ekosistemlerinin güçlendirilmesinin gereği belirtilmiştir. Bu bakımdan çalışma, Avrupa Birliği’nin geleceğe yönelik dijital girişimcilik stratejilerinin iyileştirilmesi ve daha etkin politikaların uygulanmasında yönlendirici rol oynamaktadır.
  • Öğe
    Nadir toprak elementlerinin ekonomik-politik etkisi
    (Aksaray Üniversitesi, 2024) Günsan, Nida
    Kritik elementler olarakta adlandırılan nadir toprak elementleri, 21. yüzyılda modern teknolojinin vazgeçilmezi olmuştur. İleri teknoloji ve yüksek maliyet ile elde edilen bu elementler, manyetik ve iletkenlik özellikleriyle cam ve seramik ürünlerinde, mıknatıslarda, MR cihazlarında, cep telefonları vb. gibi birçok alanda kullanılmaktadır. Hem rezervlerinin fazla olması hem de ileri teknolojisiyle bu elementlerin üretiminde ön plana çıkan ülke Çin’de nadir toprak elementlerinin %90’ı üretilmektedir. Çin, ileri teknolojisiyle nadir toprak elementlerinde know how elde etmiştir. 2010 yılından Çin’e ait balıkçı teknesi ve Japonya’ya ait askeri geminin çarpışması iki ülke arasında diplomatik krize neden olmuştur. Çin hemen bu krizde nadir toprak elementlerini bir teknolojik silah olarak kullanmaktan çekinmedi. Çin’in nadir toprak elementleri üzerinden diğer ülkelere uyguladığı yaptırımlar ve kısıtlamalar neticesinde ABD başta olmak üzere Japonya ve Avustralya gibi gelişmiş ülkelerin dikkatini çekmiştir. Çin, nadir toprak elementleri üzerindeki hegemonyasını uzunca yıllar sürdürmeye istekli olduğu gözükmektedir. Bu çalışmada, nadir toprak elementlerinin stratejik önemi, Çin’in kritik elementler üzerindeki monopol gücünü nasıl elde ettiği ve bu güç üzerinden ülkelere uyguladığı yaptırımların sonuçları değerlendirilmektedir.