Makale Koleksiyonu
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Güncel Gönderiler
Öğe Gelişimsel yetersizliği olan çocuklar için tehlike içeren unsurların ebeveyn bağlamında incelenmesi(Aile,Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, 2024) Yılmaz Demirel, Özlem; Yıldırım, BediaTehlike durumları, bireylerin hayati fonksiyonlarının azalmasına hatta kaybolmasına neden olabilecek durumlardır. Her yaş grubu için büyük risk oluşturan bu durumlar, özellikle gelişimsel yetersizliği olan çocuklar açısından riskin artmasına neden olabilmektedir. Gelişimsel yetersizliği bulunan çocuklar, özellikleri gereği tehlike içeren ve içermeyen unsurları birbirinden ayırt etmekte zorlanabilmektedirler. Bu durum çocukların, tehlikelere daha fazla maruz kalmalarına sebep olabilir, bulundukları mekânlarda tehlikelere karşı ek önlemlerin alınmasını gerekli kılabilir. Bu çalışma, gelişimsel yetersizliği bulunan çocuklara sahip ebeveynlerin, ev, okul ve dış ortamlarda çocukları için tehlikeli olarak tanımladıkları unsurların neler olduğunu, belirttikleri unsurlara yönelik almış oldukları tedbirleri ve olası risklerin kendilerinde oluşturdukları ruhsal durumu belirlemek amacıyla yapılmıştır. Araştırma, belirlenen amaç doğrultusunda nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışması olarak desenlenmiş ve araştırmada görüşme tekniği kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubu oluşturulurken amaçlı örnekleme yöntemi kullanılmıştır ve özel gereksinimli çocuğa sahip 20 ebeveyn çalışma grubuna dahil edilmiştir. Verilerin toplanması amacıyla yarı yapılandırılmış görüşme yöntemi tercih edilmiş, görüşme sonrasında ebeveynlerden gelen cevaplar kategorize edilerek tablolaştırılmıştır. Elde edilen bulgulara göre; ebeveynlerin ev içerisinde yanıcı kesici ve delici aletler, merdivenler, elektronik aletler ve ıslak zeminleri, okul içerisinde merdiven, oyun alanları, kapı ve pencereler ile tuvaletleri, ev ve okul dışı ortamlarda yabancı insanları, trafik ve oyun/park alanlarını tehlikeli olarak gördükleri, ebeveynlerin çocuklarına dair en büyük kaygılarının ise gelecek kaygısı olduğu sonucuna ulaşılmıştır.Öğe Engelli çocuğa sahip annelerin yaşam deneyimleri: Kabul süreçleri ve güçlüklerle baş etme durumları(Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi, 2023) Yıldırım, Bedia; Yılmaz Demirel, ÖzlemAraştırmanın amacı, engelli çocuğa sahip annelerin çocuklarının özel durumunu öğrendikleri anda verdikleri tepkileri, çevresel tutum ve yaklaşımları, tedavi sürecine dair aldıkları kararları, kabul aşamasında yaşananları, sorunlar ile başa çıkma yöntemlerini ve benzer durumda olan ailelere süreci tamamlamış olan annelerin önerilerini tespit etmektir. Bu amaç doğrultusunda, çalışma nitel araştırma yaklaşımlarından fenomenolojik desenle tasarlanmıştır. Çalışma grubu Aksaray’ da yaşamakta olan 10 engelli çocuk annesinden oluşmaktadır. Verilerinin toplanmasında yarı yapılandırılmış görüşme formu, elde edilen verilerin analizinde içerik analizi yöntemi kullanılmıştır. Verilerin analizine göre annelerin çocuklarının engel durumunu genellikle doğumdan sonra fark ettikleri, çocuklarının engel durumunu öğrendikleri ve öğrendikten sonra da yönlendirilme amaçlı ilk müracaat ettikleri birimin sağlık kurumları olduğu, tanı sonrası genellikle şok, derin üzüntü, inkâr ve isyan gibi tepkiler verdikleri, çevresel tutum yaklaşımların engel durumu ile başa çıkmalarını zorlaştırdığı, yaşadıkları süreç ile başa çıkmada eş ve yakın çevre desteğinin, dini inançların kolaylaştırıcı olduğu, benzer durumu yaşayan ailelere önerilerinin ise kabul sürecini hızlandırma yönünde olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bu sonuçlar ışığında tanı birimlerinin aile hassasiyetlerine özen gösteren moral ve motivasyonu artırıcı yaklaşım benimsemeleri, ailelere ise kapsayıcı bir takip ile yaşam boyu destek hizmeti sunulması önerilir.Öğe Türk televizyon dizilerinin Azerbaycan toplumu üzerindeki sosyo-kültürel etkilerini anlamaya yönelik bir değerlendirme(Mehmet Dursun Erdem, 2020) Sığın, Aykut; Ghanbarlou, Raheb MohammediKitle iletişim araçlarının, özellikle de görsel medya ürünlerinin, teknolojik gelişmeler sayesinde hızlıca yayılması, bu ürünler aracılığıyla toplumlar arası kültür aktarımı ve yine bu ürünlerin hedef toplumun sosyokültürel dokusundaki etkileri günümüzün önemli olgularından olmuştur. Türkiye de bu konudan müstesna olmayarak son zamanlarda genelde popüler kültür ürünlerinin, özelde ise dizi filmlerinin üretiminde ve üretilen bu medya çıktılarının farklı ülkelere aktarımı konusunda hem niceliksel hem de niteliksel artış gösteren başat aktörlerden biri hâline gelmiştir. Bu noktadan hareketle, söz konusu medya ürünleri sadece Türkiye’deki televizyon kanallarında gösterilmekle sınırlı kalmamış, birçok farklı ülkeye de ihraç edilmiştir. Medya çıktılarının toplumların gündemini meşgul etmesi ve toplumsal yaşam biçimlerini etkilemesi de bu konunun sosyolojik açıdan incelenmesi gereksinimini ortaya çıkarmıştır. Dolayısıyla da bu çalışmada, son zamanlarda Türk dizilerinin gerek etnik yapıların gerekse toplumsal yaşamların benzerlik arz etmesi itibariyle “kardeş” ülke Azerbaycan toplumu üzerinde meydana getirdiği sosyo-kültürel etkilerin sosyolojik bir bakış açısıyla incelemeye tabi tutulması amaç edinilmiştir. Araştırma, 2019 yılında Azerbaycan Cumhuriyeti’nin başkenti Bakü’den seçilen katılımcılar üzerinde gerçekleştirilmiştir. Çalışma yürütülürken Türkiye’den Azerbaycan’a ihraç edilen medya çıktıları olarak diziler hakkındaki katılımcı görüşleri yarı yapılandırılmış görüşme yöntemiyle toplanmış, literatürde bulunan veriler de dikkate alınacak şekilde yorumlamalarda bulunulmuştur. 25-40 yaş aralığındaki 8’i kadın, 12’si erkek 20 katılımcıdan oluşan örneklem grubuna kartopu örnekleme yöntemiyle ulaşılmıştır. Konu ele alınırken Azerbaycan toplumunun Türk medya ürünlerinden etkilendiği boyutların neler olduğu ve söz konusu boyutların etki ediş biçimleri açıklanmaya çalışılmıştır. Bu doğrultuda, temel olarak aşağıdaki sorulara cevap aranmıştır: Azerbaycan toplumunun Türk medya ürünlerinin sosyokültürel boyutuna yönelik tutumları nelerdir? Türk medya ürünlerinin Azerbaycan’daki toplumsal yaşam üzerinde ne tür etkileri bulunmaktadır? Çalışmanın sonucunda, medya çıktıları olarak diziler üzerinden Azerbaycan halkının Türkiye’ye yönelik değerlendirmeleriyle birlikte, değişen algı, tutum ve davranışları önemli inceleme alanları olarak kendilerini göstermişlerdir.