Makale Koleksiyonu
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Güncel Gönderiler
Öğe Beşinci Sınıf Türkçe Ders Kitabı Metinlerinin Metinsellik Ölçütleri Açısından İncelenmesi(Mehmet Kurudayıoğlu, 2018) Türkben, TuncayTürkçe öğretiminde, temel dil becerilerin ve üst düzey bilişsel becerilerin kazandırılmasındametinlerden yararlanılır. Bu nedenle, Türkçe ders kitaplarına seçilecek metinlerin, çocuğa göreolması ve bu becerileri kazandıracak nitelikleri taşıması önemlidir. Öğrenme ve öğretme sürecindekullanılan metinlerin işlevsel olarak kullanılabilmesi için metinleri inceleme alanına alanmetindilbilimin verilerinden de yararlanmak gerekmektedir. Ders kitabına seçilecek metinlerinmetinsellik ölçütlerine uygun olarak seçilmesi gerekir. Bu çalışmada da 5. sınıf Türkçe ders kitabındabulunan metinler, metinsellik ölçütleri yönüyle incelenmeye çalışılmıştır. Metinlerin metinsellikölçütlerine uygunluklarını tespit etmek amacıyla da İşeri’nin (2014) belirlediği metinsellik ölçütlerikullanılmıştır. Yapılan inceleme sonucunda 5. Sınıf Türkçe ders kitabındaki bazı metinlerinmetinsellik ölçütlerini tam olarak karşılamadıkları, metinlerin metinsellik ölçütleri doğrultusundaoluşturulmadıkları ve seçilmedikleri anlaşılmaktadır.Öğe Geçmişi susturmak; tarihin üretilmesi ve iktidar(Ahmet Şimşek, 2018) Turan, RefikMichel-Rolph Trouillot’un ilk defa 1995 yılında Boston’da Silencing the Past: Power and Production of History adıyla yayınlanan bu kitabı yirmi yıl gibi uzun bir süre sonra Sezai Ozan Zeybek tarafından Türkçeye çevrilerek 2015 yılında İthaki Yayınevi tarafından Türkiye’de yayınlanmıştır. Dünyada 1970’lerin başlarında başlayan ve gittikçe yopunluk kazanan postmodern söylemler 1990’lı yıllara gelindiğinde yerleşik tarih anlayışlarına yönelik eleştiriler olarak da kendini göstermeye başlamıştır. Hatırlanacak olursa bu dönemde postmodern tarih eleştirileri alanında yayınlanan Hayden White’ın The Content of the Form: Narrative Discourse and Historical Representation (1987), Keith Jenkis’in Rethinking History (1991), Francis Fukuyama’nın, The End of History and the Last Man (1993) ve Alun Munslov’un Deconstructing History (1997) gibi eserleri pozitivist felsefeye dayalı geleneksel tarih anlayışlarına sarsıcı darbeler indirmişti. Bu dönem, Türkiye’de de tarihçilik ve tarih eğitimi alanlarında resmi tarih, ezberci eğitim ve Avrupa-merkezcilik gibi kavramların sıkça sorgulanmaya başlandığı ve eleştirildiği bir dönem olmuştur (Dinç, 2004; Şimşek, 2013; Demircioğlu, 2014; Şimşek ve Alaslan, 2017). Nitekim 2000’li yılların başlarında eğitim sisteminde postmodern yapılandırmacı anlayışı temel alan bir değişikliğin gerçekleştirilmesi ile büyük ölçüde genelde sosyal bilimler alanlarına; özelde ise tarihçilik ve tarih eğitimi alanlarına postmodern etkiler aktarılmıştır (Yılmaz, 2013; Turan, 2015; Turan, 2016). İşte, Trouillot, eserini ilk olarak böyle bir iklimin hâkim olduğu 1995 yılında yayınlamıştır. Bu nedenle de eser, ana hatlarıyla pozitivist tarih teorilerinin gözden düştüğü ve Avrupa-merkezci büyük tarihsel anlatıların sorgulandığı 1990’lı yılların genel havasını yansıtmaktadır.Öğe Söz varlığını belirlemeye ve geliştirmeye yönelik araştırmaların değerlendirilmesi(Akademisyenler Birliği Derneği, 2018) Türkben, TuncayDil, hem birey, hem de toplum için en etkili iletişim aracıdır. İnsanın duygu ve düşüncelerini ifade etmesi, başkalarıyla iletişim kurması, kültürünü geleceğe taşıması dil aracılığıyla mümkün olmaktadır. Bu nedenle dil öğretimi önem taşımaktadır.Kişi, edindiği sözcüklerle ana dilini kullanmaktadır. Ana dilin doğru, etkili ve güzelkullanımı da kişisel söz varlığının zenginliği ile mümkün olmaktadır. Bu açıdan okulöncesi dönemden itibaren söz varlığını zenginleştirecek çalışmaların yapılması vegerekli materyallerin de bilimsel ölçütler ışığında hazırlanması gerekmektedir. Dilve zihinsel becerilerin gelişiminde kilit rol oynayan söz varlığının kazandırılmasındaTürkçe ders kitaplarının ve öğrenme ortamında kullanılan strateji, yöntem ve tekniklerin rolü büyüktür. Bu çalışmada da eğitim alanında söz varlığını belirlemeyeve geliştirmeye yönelik lisansüstü çalışmaların değerlendirilmesi amaçlanmıştır.Öğrencilerin söz varlığını belirlemeye yönelik araştırmalar ile ders kitapları üzerineçalışmalar araştırmamızın kapsamına alınmıştır. Araştırma, betimleyici bir çalışmaolup veriler doküman incelemesi yöntemi ile toplanmıştır. İnceleme yapılırken YÖKtez veri tabanı üzerinde “söz varlığı”, “kelime hazinesi”, “kelime serveti”, “sözcükdağarcığı”, “kelime öğretimi”, “sözcük öğretimi” gibi kelime gruplarıyla taramayapılmıştır. Çalışmalar gerekli incelemelerin ardından farklı kategoriler altında toplanıp değerlendirilmiştir. Elde edilen bulgulara bakıldığında, Türkçe, Türk Dili veEdebiyatı ders kitaplarının büyük bir kısmı öğrencilerin söz varlığını geliştirmeye,yaş ve gelişim seviyelerine uygun olmadığı görülmüştür. Öğrencilerin söz varlığınıbelirlemeye yönelik çalışmaların çoğunda da öğrencilerin sahip olduğu söz varlığı açısından istenilen düzeyin altında olduğu görülmüştür. Öğrencilerin söz varlığınıgeliştirmek için öğretim programlarının, ders kitaplarının tekrardan yapılandırılmasıgerekmektedir. Kelime öğretimine yönelik farklı strateji, yöntem ve tekniklerin kullanılması, kelime hazinesinin gelişmesine katkı sağlayacaktır.Öğe Ortaokul öğrencilerinin ve türkçe öğretmeni adaylarının “Türkçe Dersi” ve “Türkçe Öğretmeni” kavramlarına ilişkin metaforları(Akademisyenler Birliği Derneği, 2018) Keray Dinçel, Betül; Yılmaz, Ahmet VedatDüşüncelerin derinine inmede bir yol olarak görülmesinin yanında mevcut düşüncelerin açıklanmasına yön veren metafor çalışmalarına son yıllarda önem verildiğive ayrıca sayılarının da gittikçe arttığı görülmektedir. Ancak Türkçe eğitiminde sınırlı sayıda çalışmanın olması ve keşfedilecek pek çok yönün bulunması bu araştırmanın yapılması gerektiğini düşündürmüştür. Bu araştırmanın amacı ortaokul (5,6, 7 ve 8. sınıf) öğrencilerinin ve Türkçe öğretmeni adaylarının “Türkçe dersi” ve“Türkçe öğretmeni” kavramlarına yönelik kullandıkları metaforları karşılaştırmalı olarak incelemektir. Araştırmaya 2016-2017 eğitim-öğretim döneminde Kayseriil merkezinde yer alan bir ortaokuldaki 280 öğrenci ve Aksaray Üniversitesi Türkçe Öğretmenliği bölümünde okuyan 135 öğretmen adayı katılmıştır. “Türkçe dersi ………………… gibidir, çünkü ………………………”, “Türkçe öğretmeni………………….. gibidir, çünkü ………………”cümleleri ortaokul öğrencilerinebirer kez Türkçe öğretmeni adaylarına ikişer kez verilerek öğrencilerden boşluklarıdoldurmaları istenmiştir. Öğrencilere yirmi dakika süre tanınmıştır. Araştırmada olgubilim (fenomenoloji) deseni esas alınmıştır. Elde edilen verilerin analizinde nitelaraştırma yöntemlerinden içerik analizi kullanılmıştır. Elemeler sonucunda “Türkçedersi” kavramına ilişkin ortaokul öğrencilerinin 259, Türkçe öğretmeni adaylarının243; “Türkçe öğretmeni” kavramına ilişkin ise ortaokul öğrencilerinin 253, Türkçeöğretmeni adaylarının 252 metaforu incelemeye tabi tutulmuştur. Veriler bilgisayarortamına aktarıldıktan sonra katılımcıların geliştirdikleri metaforlar gruplandırılarak kategoriler altına yerleştirilmiştir. Araştırmanın geçerliğini sağlamak için her adımayrıntılı bir şekilde anlatılarak katılımcılardan doğrudan alıntılara yer verilmiş vebunlardan hareketle sonuçlar açıklanmıştır. Çalışmada elde edilen verilerle bir alanuzmanı tarafından da yapılan incelemeler sonucunda elde edilen veriler karşılaştırılıp kontrol edilerek analizlerin güvenirliği test edilmiştir. “Türkçe dersi” metaforunailişkin ortaya çıkan 16 kategori bilgi/öğrenme kaynağı, bütünleştirme, değerli olma,gelişim, hayata özdeş olma, gereksinim, millî unsur, özü yansıtma, sıkılma/zorlanma, sonsuzluk, yol gösterme, zaman, zevk alma, hayal kurma, iletişim, özgürlüktür.“Türkçe öğretmeni” kavramına ilişkin ortaya çıkan 10 kategori ise biçimlendiren,bilgi/öğrenme kaynağı, değerli olan, iyimser olan, millî unsurları koruyan, çözüm/çare bulan, yakınlık kuran, yetenek sahibi, yol gösteren ve eğlendirendir.Öğe Empati Kurarak Dinleme Stratejisinin Olay Ağırlıklı Metinlerin Anlaşılırlığına ve Sözcüklerin Hatırlanmasına Etkisinin Değerlendirilmesi(Gazi Eğitim Fakültesi, 2023) Fidan, MehmetTemel dil becerilerinden biri olan dinleme, bireylerin sosyal ve akademik gelişimlerinde önemli konumda bulunmaktadır. Bu durum etkili bir dinlemenin nasıl olması gerektiği konusunu ön plana çıkarmaktadır. Akademik gelişim açısından öğrencilerin dinleme etkinliklerinde doğru öğrenme stratejilerini kullanması gelişimine olumlu yönde katkı sağlamaktadır. Bu araştırmada bir dinleme stratejisi olan empati kurarak dinlemenin öğrencilerin dinlediğini anlama becerilerine etkisinin tespit edilmesi amaçlanmıştır. Empati kurarak dinlemenin etkisini tespit edebilmek amacıyla deneysel bir araştırma tasarlanmıştır. Bu doğrultuda deney ve kontrol grupları oluşturulmuştur. Deney grubunda yer alan öğrenciler empati kurarak dinleme stratejisini kullanarak; kontrol grubunda yer alan öğrenciler ise herhangi bir dinleme stratejisini kullanmadan dinleme etkinliklerine katılmıştır. Etkinliklerde kullanılan dinleme metinlerine yönelik başarı testleri hazırlanmıştır. Öğrencilerin bu testlere verdikleri cevaplar t testi vasıtasıyla analiz edilmiştir. Elde edilen sonuçlara göre empati kurarak dinleme stratejisinin kullanımının herhangi bir dinleme stratejisi kullanılmadığı durumlara göre dinlediğini anlama, kelime bilgisi alanlarında daha etkili olduğu sonucuna ulaşılmıştır.Öğe Türkiye’de Sosyal Bilgiler Öğretmeni Yetiştirmenin Tarihçesi(Yunus Kaplan, 2023) Turan, RefikBu araştırmada Türkiye’de ilk ve ortaokullarda Sosyal Bilgiler dersinin okutulmaya başlanmasından günümüze, bu dersi okutacak öğretmenlerin yetiştirilmesinde uygulanan politikaları ortaya koymak amaçlanmıştır. Doküman İncelemesi yönteminin kullanıldığı araştırmada öğretmen yetiştirme misyonunun Milli Eğitim Bakanlığı’na (MEB) ait olduğu 1982 yılına kadar bu bakanlık, 1982 yılından sonra ise öğretmen yetiştirme misyonunu devralan Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) tarafından hazırlanan program, yönetmelik vb. yazılı materyallerden yararlanılmıştır. Araştırma sonucunda Türkiye’de Sosyal Bilgiler dersinin okutulmaya başlandığı andan itibaren Tarih, Coğrafya ve Yurttaşlık Bilgisi derslerinin bir birleşimi olarak görüldüğü, bu bakış açısının bir yansıması olarak da bu dersi okutacak öğretmenleri yetiştirmek üzere ayrı programlar açılmasına gerek görülmediği anlaşılmaktadır. 1990’lı yılların başlarına kadar Tarih ve Coğrafya öğretmeni yetiştiren program mezunları bu dersi okutmuştur. Bu amaçla da her iki programda da Tarih ve Coğrafya ile ilgili derslere yer verilmiştir. Türkiye de Sosyal bilgiler öğretmeni yetiştirmek üzere ilk lisans programı 1993 yılında açılmıştır. YÖK’ün 1997 yılında ilköğretim okullarında okutulan branş derslerini okutacak öğretmenleri yetiştirmek üzere ayrı lisans programlarının açılmasına karar vermesi üzerine 1998-1999 öğretim yılından itibaren program sayısı hızla artmıştır. Sosyal bilgiler öğretmenliği lisans programları için YÖK tarafından hazırlanan ilk program 1998-1999 öğretim yılından itibaren uygulanmıştır. Öğretmen yetiştirme alanındaki çağdaş yaklaşımlara uygun olarak hazırlandığı değerlendirilen bu program 2006 ve 2018 yıllarında güncellenmiş, her güncellemede ilk programın niteliğinden biraz daha uzaklaşılmıştır. Günümüzde sosyal bilgiler öğretmenliği lisans programlarında öğretme yetiştirme alanındaki çağdaş gelişmeleri içeren, öğretmen adaylarının sahada ihtiyaç duyacakları öğretmenlik bilgi ve becerilerini odağa alan ve uygulamaya ağırlık veren yeni bir programa acilen ihtiyaç duyulduğu değerlendirilmektedir.Öğe Türkçe Öğretmeni Adaylarının Konuşma Hatalarına ve Güzel Konuşmaya İlişkin Görüşleri(Gümüşhane Üniversitesi, 2023) Keray Dinçel, BetülBu araştırma Türkçe öğretmen adaylarının; kendilerindeki konuşma kusurlarını değerlendirmelerine, güzel konuşurken dikkat ettikleri hususlara ilişkin görüşlerini incelemeye yönelik bir durum araştırmasıdır. Türkçe Öğretmenliği Programında öğrenim gören Konuşma Eğitimi dersi ile Ses Eğitimi ve Diksiyon derslerinin her ikisini de almış elli Türkçe öğretmeni adayıyla çalışılmıştır. Verilerin analizinde içerik analizi yöntemi kullanılmıştır. Türkçe öğretmeni adaylarının konuşurken kendilerinde fark ettikleri konuşma kusurlarına ilişkin temalar prozodik unsurlar, duygusal faktörler, hızlı konuşma, fiziksel sorunlar ve ağız özellikleridir. Prozodik unsurlar temasındaki alt temalar telaffuz, vurgu ve tonlama, duraklama, ses tonudur. Konuşma kusurlarına sebep olan duygusal faktörler özgüven eksikliği ve heyecanlanmadır. Türkçe öğretmeni adaylarının güzel konuşmaları gerektiğinde nelere dikkat ettiklerine ilişkin temalar prozodik unsurlar, duygusal faktörler, beden dili, hazırlık, anlatım tarzı, içerik ve yetkinliktir. Prozodik unsurlar teması telaffuz, vurgu ve tonlama, duraklama, ses tonu alt temalarından oluşmaktadır.Öğe Türk destancılık geleneğinin çizgi filmler yoluyla çocuklara aktarılması: Aybek örneği(Kürşat ÖNCÜL, 2024) Kayabaşı, Rabi Gökçen; Bursa, Veyisİnsanlar tarih boyunca çeşitli kültürel birikimler oluşturmuşlar, bu birikimleri sözlü gelenek aracılığıyla ve yaşama biçimleriyle sonraki nesillere aktarmışlardır. Millî kültürün aktarımını sağlayan unsurların başında halk edebiyatı anlatı türleri gelmektedir. Destanlar da Türk destancılık geleneği aracılığıyla günümüze kadar ulaşmayı başarmış olan anlatı türleridir. Destanlar aracılığıyla millî kültürü oluşturan unsurların aktarımı sağlanmakta ve millet olma bilinci yaşatılmaktadır. Zaman içerisinde yazılı kaynakların artması, dijital okuryazarlığın başlaması ve sözlü kültür geleneğinin yaygınlığını kaybetmesi çeşitli anlatı türlerinin etkisinin azalmasına neden olmuştur. Destan, efsane ve masal gibi kültürel kaynakları yeni nesillere aktaracak alternatif yöntemler gerekli hâle gelmiştir. Kültürel birikimin, yazılı kaynaklar içerisinde kendine yer bulmasıyla başlayan bu süreç, teknolojinin ilerlemesiyle beraber; filmler, çizgi filmler ve çeşitli dijital ortamlar aracılığıyla kültürel aktarımın sağlanması şeklinde devam etmiştir. Bunun sonucunda destanlar ile diğer geleneksel anlatı türleri, teknolojinin ve sanatın birleştirilmesiyle oluşturulmuş birçok ürünün kaynağı hâline gelmiştir. Sinema filmleri, diziler, animasyonlar, bilgisayar oyunları ve çeşitli cep telefonu uygulamaları kültür aktarımında önem kazanmaya başlamıştır. Millî kültürün aktarılmasını sağlayan teknolojik unsurlardan biri de çizgi filmlerdir. Yapılan araştırmalar çizgi filmlerin çocuklar üzerinde önemli etkiler bıraktığını, öğretilmek istenen bilgilerin akılda kalıcılığı artırdığını göstermektedir. Kültürel unsurları ve millî değerleri eserlerine yansıtarak çocukların bilinçlenmesini sağlamak isteyen yönetmen ve senaristler de çizgi filmler aracılığıyla bu amaçlarını gerçekleştirmektedirler. Bu senarist ve yönetmenler teknolojik imkânları kullanarak kültürel özellikleri yansıtmakta ve bunları çocukların algılayıp özümseyebileceği bir şekilde sunmaktadırlar. TRT Çocuk kanalı da Maysa ve Bulut, Ramazan Davulcusu ve Köpeği, Küçük Hezarfen, Pepee, Keloğlan Masalları, Nasreddin Hoca Zaman Yolcusu, Doru, Sagun, Babamın Gölgesi, Niloya ve Rafadan Tayfa gibi çizgi filmler yayımlayarak millî kültürün aktarımına aracılık etmektedir. Aybek adlı çizgi film de Türk milletinin kültürel miraslarından olan Türk destan anlatım geleneğini yansıtan bir çizgi film olarak dikkat çekmektedir. Bu çalışmada Barış Güngör ve Oğuzhan Durmaz’ın senaryosunu yazdığı, Alperen Durmaz’ın kurgulayıp yönettiği, yapımcılığını Oğuzhan Durmaz’ın üstlendiği, TRT Çocuk tarafından 2021 yılında Han Çizgifilm’e yaptırılıp 2022 yılında yayımlanmaya başlanan Aybek adlı çizgi film, Türk destancılık geleneği açısından incelenmiştir. Bu çizgi filmlerin tiplerinin, konusunun ve olay akışının Türk destancılık geleneğini ne ölçüde yansıttığı tespit edilmeye çalışılmıştır. Kültürel özellikleri, millî ve manevi değerleri çizgi filmlere uyumlu hâle getirmek için neler yapıldığı da araştırılan konulardandır. Ayrıca Türk destancılık geleneğinin ve kültürel mirasın çocuklara aktarımında çizgi filmlerin etkisi belirlenmeye çalışılmıştır. Türk kültürü ile ilgili yapılan çalışmalara katkı sağlamak da çalışmanın amaçları arasındadır. Yapılan çalışma, 2022 yılı Haziran ayına kadar TRT Çocuk kanalında yayımlanan ilk beş bölüm üzerinden gerçekleştirilmiştir. İncelenen çizgi filmlerde yer alan halk bilimine ait birtakım uygulamalar ve mitolojik unsurlar da çalışmanın konusuna dâhil edilmiştir.Öğe The effects of academic oral presentations on English as a foreign language students’ oral communication strategy use: An intervention study(Universidad de Granada, 2025) Yüce, Erkan; Curle, SamanthaThis study investigated how academic oral presentations impacted the use of oral communication strategies by Turkish students learning English to overcome speaking difficulties. The "Strategies for Coping with Speaking Problems" scale was used to measure the effectiveness of an oral presentation intervention. Two groups of first-year students: an intervention group and a control group took part in this study. Both groups were given a pre-test. The intervention group (n=35) engaged in giving academic oral presentations in English for 30 minutes, while the control group (n=34) attended conventional classes for 12 weeks. After the intervention, both groups were given a post-test. The results showed that academic oral presentations had a positive impact on the oral communication strategies used by the intervention group. The strategies employed were categorized into several types: fluency-oriented strategies, accuracy-oriented strategies, and nonverbal strategies. Addition-ally, 'total strategy use' refers to the integrated application of all these strategies. There was a significant improvement in most sub-dimensions of the scale. No significant difference was found in the pre-test and post-test results of the control group. Overall, the study suggests that academic oral presentations can help students improve their oral communication strategies and overcome speaking difficulties when learning a new language.Öğe Heritage Transmission From Past to Future: A Practice-Based Exploration of Value Education Through Oral History(Wiley, 2025) Demirci Dölek, Emine; Dere, İlker; Sarı, MuhammedStudies connecting oral history and value education as a method of learning and teaching are a few, and most are based on theoretical knowledge. There are limited studies that practically apply value education, using oral history as an example for researchers and readers. We designed this research to fill the gap between theory and practice. The current study aims to integrate oral history practices into value education and provide a practice-based example. Our problem statement: "Can the oral history method contribute to students' learning of the values?" To answer this question, we conducted collaborative action research with 20 students studying in a public secondary school over nine weeks to teach them the values of attaching importance to family unity, solidarity, respect, and responsibility, which we determined to be within the scope of the social studies course. At all stages, we collaborated with the social studies teacher, students, and family members of the students. We used various data collection tools, including knowledge assessment forms (pre and post), implementation assessment forms, and semi-structured interview forms with the students. After the data collection, we used the content analysis method. The study results showed that implementing value education through oral history effectively taught the objectives' values. In addition, thanks to the practice, students could perceive the change and continuity of values and develop their skills. Based on the research results, we can say that oral history should be used more as an innovative method in value education.Öğe Investigation of Middle School Students’ Writing Anxieties, Writing Attitudes, and Writing Self-Efficacy: A Mediational Model(Springer, 2024) Aydın, Erkan; Yüce, ErkanThe research aimed to investigate the impact of writing anxiety on secondary school students' writing attitudes and writing self-efficacy. Additionally, the study sought to determine the relationships between these emotional processes and the directions in which they influence each other. The participants were secondary school students aged between 12 and 15, receiving education in their native language in Türkiye. Structural Equation Modeling was employed for data analysis, examining the relationships and potential causal links between writing anxiety, writing attitude, and writing self-efficacy. The research findings indicated that writing anxiety negatively predicts both writing attitude and writing self-efficacy. Conversely, writing attitude has a positive impact on writing self-efficacy. Furthermore, the findings identified that writing attitudes have mediating effect on the relationship between writing anxiety and writing self-efficacy. Based on the findings, native language teachers may foster students’ writing self-efficacy by designing activities appealing students’ levels and interests to eliminate anxiety in writing. Also, the teachers may create a positive native language learning environment in which mistakes are tolerated to develop positive attitudes towards writing.Öğe The Effect of Turkish Teacher Candidates’ Personality Traits on Academic Self-efficacy and Effective Communication Self-efficacy(SAGE Publications Inc., 2024) Aydın, ErkanThe study aims to uncover the influence of positive personality traits among Turkish language teacher candidates on their effective communication self-efficacy and academic self-efficacy. Furthermore, it seeks to identify the mediating variable effect of effective communication self-efficacy. To achieve these objectives, the research employed the relational survey model. The sample comprised 345 students enrolled in the Turkish Language Teaching Department at various universities in Türkiye at the undergraduate level. Structural equation modeling was utilized for the analysis. The research findings indicate that possessing positive personality traits positively impacts the academic self-efficacy levels of pre-service teachers. Additionally, having positive personality traits contributes to an increase in their effective communication self-efficacy levels. The study demonstrates that as pre-service teachers’ effective communication self-efficacy levels rise, so do their academic self-efficacy levels. In conclusion, the research unveils that the effective communication self-efficacy levels of pre-service teachers mediate the relationship between positive personality traits and academic self-efficacy, and effective communication self-efficacy determines the strength of the connection between these two variables.Öğe Türkçe Öğretmeni Adaylarının Eleştirel Okumaya Yönelik Metaforik Algıları(Dokuz Eylül Üniversitesi, 2024) Türkben, Tuncay; Maraşlı, CanselBu çalışmanın amacı, Türkçe öğretmeni adaylarının eleştirel okumaya yönelik metaforik algılarını belirlemektir. Araştırmada temel nitel araştırma deseni kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu 2023 – 2024 eğitim – öğretim yılı güz yarıyılında İç Anadolu bölgesinde bulunan iki devlet üniversitesinde Türkçe Öğretmenliği Lisans Programında öğrenim gören 97 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak araştırmacılar tarafından geliştirilen bir form kullanılmıştır. Formun ilk kısmında öğretmen adaylarının kişisel bilgileri için bir bölüme ikinci kısmında ise metafor elde etmek amacıyla “Eleştirel okuma benim için/bana göre ... gibidir/benzer. Çünkü ...” şeklinde tamamlanması istenilen ifadeye ve gerekli açıklamalara yer verilmiştir. Toplanan verilerin analizinde içerik analiz tekniği kullanılmıştır. Araştırma bulgularına göre Türkçe öğretmeni adayları eleştirel okumaya yönelik 444 adet geçerli metafor üretmişlerdir. Analiz sonucunda bu metaforlardan 47 tanesinin tekrar ettiği, 307 tane metaforun ise sadece bir kez kullanıldığı belirlenmiştir. Öğretmen adaylarının en çok kullandıkları metaforların “dedektif” (%1,57), “yapboz” (%1,57) ve “süzgeç” (%1,35) olduğu tespit edilmiştir. Metaforlar gerekçeleri dikkate alınarak 25 kategori altında toplanmıştır. Araştırmada Türkçe öğretmeni adaylarının bir kısmının en fazla iki metafor üretebildiği, bazılarının gerekçe belirtirken metaforla ilgisi olmayan gerekçeler yazdığı tespit edilmiştir.Öğe İş birlikli orgulamaya dayalı öğrenme ortamlarının öğrencilerin okuduğunu anlama becerileri ve eleştirel düşünme eğilimleri üzerine etkisi(Bayburt Üniversitesi, 2024) Türkben, Tuncay; Arı, Sultan BüşraBu araştırmanın amacı, iş birlikli sorgulamaya dayalı yapılan öğretimin ortaokul 7. sınıf öğrencilerinin okuduğunu anlama becerilerine ve eleştirel düşünme eğilimlerinin gelişimine etkisini incelemektir. Araştırmada ön test – son test kontrol gruplu yarı deneysel model kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu Kayseri il merkezindeki bir devlet okulunun 7. sınıf düzeyinde öğrenim gören iki farklı şubesinde yer alan 46 öğrenci oluşturmaktadır. Deney ve kontrol grubu seçkisiz yöntemle belirlenmiştir. Deney grubundaki öğrencilerle iş birlikli sorgulamaya dayalı, kontrol grubundaki öğrencilerle de mevcut öğretim programı doğrultusunda okuma eğitimi yapılmıştır. Araştırmada veri toplama aracı olarak “Okuma-Anlama Testi” ve “Eleştirel Düşünme Eğilimi Ölçeği” kullanılmıştır. Elde edilen verilerin analizinde Shapiro-Wilk, İlişkisiz (Bağımsız) Örneklemler t-testi ve Kovaryans Analizi (ANCOVA) kullanılmıştır. Araştırmadan elde edilen bulgular, iş birlikli sorgulamaya dayalı öğretim uygulamalarının öğrencilerin okuduğunu anlama becerileri ve eleştirel düşünme eğilimlerinin gelişimi üzerinde etkili olduğunu göstermektedir.Öğe Ortaokullarda iklim değişikliği eğitimi verecek olan öğretmen adaylarının küresel iklim değişikliğine yönelik farkındalıklarının incelenmesi(Kadir ULUSOY, 2024) Yıldırım, Tahsin; Kışoğlu, MustafaBu çalışmanın amacı ortaokullarda iklim değişikliği eğitimi verecek olan öğretmen adaylarının küresel iklim değişikliğine yönelik farkındalıklarının farklı değişkenlere göre incelenmesidir. Tarama yöntemiyle gerçekleştirilen çalışmanın örneklemini İç Anadolu Bölgesinde bulunan bir üniversitesinin eğitim fakültesinin fen bilgisi öğretmenliği ile sosyal bilgiler öğretmenliği anabilim dallarında öğrenim gören toplam 255 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Çalışmada veri toplama aracı olarak 4 alt boyutlu “Küresel İklim Değişikliği Farkındalık Ölçeği” kullanılmıştır. Çalışma sonunda öğretmen adaylarının küresel iklim değişikliği farkındalıklarının orta düzeyde olduğu belirlenmiştir. Bununla birlikte öğretmen adaylarının küresel iklim değişikliği farkındalıklarının ölçek geneline göre öğrenim gördükleri anabilim dallarına ve cinsiyetlerine göre farklılaşmadığı; sınıf düzeyi, çevre kuruluşuna üyelik, çevresel etkinliğe katılım ve çevreyle ilgili seçmeli ders alma değişkenlerine göre farklılık gösterdiği sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca çalışmada ölçeğin alt boyutlarının değişkenlere göre analiz sonuçlarına da yer verilmiştir. Çalışma sonunda öğretmen adaylarının lisans öğrenimleri boyunca çevre ile ilgili aldıkları zorunlu ve seçmeli ders sayısının artırılabileceği, öğretim programlarında yer alan seçmeli dersleri almaları için teşvik edilebileceği, çevre kuruluşlarına üyeliklerinin desteklenebileceği ve çevreyle ilgili düzenlenen etkinliklere katılımlarının sağlanabileceği önerilmiştir.Öğe Öğrenme Stillerine Dayalı Farklılaştırılmış Öğretim Etkinliklerinin Öğrencilerin Dinleme Becerisi Üzerine Etkisi(Cumhuriyet Üniversitesi Eğitim Fakültesi, 2024) Türkben, Tuncay; Kaya, DeryaBu araştırmanın temel amacı, ortaokul beşinci sınıf Türkçe dersinde dinleme becerisinin kazandırılmasında öğrenme stillerine dayalı farklılaştırılmış öğretim etkinliklerinin uygulandığı deney grubu ile mevcut müfredat programının uygulandığı kontrol grubunun dinlediğini anlama başarısı ve dinlemeye yönelik tutum puanları arasında anlamlı farklılığın olup olmadığını tespit etmektir. Farklılaştırılmış öğretim, yapılandırmacı yaklaşımın rehberliğinde öğrenen merkezli öğrenme ve öğretme süreçlerini ifade etmektedir. Ön test-son test, kontrol gruplu yarı deneysel yöntemin kullanıldığı bu araştırmanın çalışma grubunu, Millî Eğitim Bakanlığına bağlı bir devlet ortaokulunda öğrenim görmekte olan 54 öğrenci oluşturmaktadır. Araştırmaya başlamadan önce öğrenme stili ve dinleme becerisi açısından gruplar arasında anlamlı bir farklılığın olup olmadığı incelenmiştir. Gruplar arasında öğrenme stili ve dinleme becerisi ön test puanları açısından istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık tespit edilmemiştir. Ön test puanları açısından benzerlik gösteren 2 şubenin deney ve kontrol grubu olarak belirlenmesi seçkisiz bir şekilde gerçekleştirilmiştir. Araştırma verilerinin toplanmasında ve değerlendirilmesinde Öyküleyici Metin Başarı Testi, Bilgilendirici Metin Başarı Testi, Marmara Öğrenme Stilleri Ölçeği ve Dinleme Becerisine Yönelik Tutum Ölçeği kullanılmıştır. Elde edilen veriler, SPSS-20 programı kullanılarak analiz edilmiştir. Verilerin analizinde bağımsız-örneklem t- testi kullanılmıştır. Araştırma sonucunda, farklılaştırılmış öğretim etkinlikleriyle yapılan dinleme eğitiminin öğrencilerin dinleme becerilerini geliştirdiği ve dinlemeye yönelik tutumlarını olumlu bir şekilde etkilediği belirlenmiştir.Öğe Görme Engelli Öğretmen Adayının Dil ve Yaşam Becerilerine Dair Bir Anlatı Araştırması(Hakan Ülper, 2024) Dinçel, Betül KerayBu çalışmada görme engelli bir öğretmen adayının dil ve yaşam becerilerinin betimlenmesi amaçlanmıştır. Nitel araştırma yöntemlerinden anlatı araştırması deseni kullanılmıştır. Yarı- yapılandırılmış görüşmeler, yazışmalar ve fotoğraflar aracılığıyla veriler toplanmıştır. Veriler belirli bir kronolojiye göre yapılandırılarak temalara ayrılmıştır. Çalışmanın sonucunda görme engelli öğretmen adayının öğrenim hayatı boyunca tahtada yazılanları okuyamama, voleybol oynayamadığı için dışlanma, yeteri kadar özgüven sahibi olamamaktan yakındığı; dil becerilerinde en fazla okuma becerisinde sorun yaşadığı ortaya çıkmıştır. Başta yazı tipi boyutu olmak üzere baskıya bağlı özellikler (harf aralığı, satır aralığı, yazı tipi) okumasını etkilemektedir. Okuma yardımcıları gözlük, büyüteç ve tablettir. Okuma hızını o anki görüşü belirlemektedir. Ayrıca okurken yutma, yanlış telaffuz, yer değiştirme, çıkarma hataları yapmaktadır. Yazma becerisinde harflerin yazımı, eğri yazma, okunabilirlik ve kutucuğa sığdıramama gibi biçimsel hatalar yaptığını ancak dinleme ve konuşma becerilerinde hiçbir sorun yaşamadığını belirtmiştir. Yaşam becerileri bakımından otobüse binme, çevredeki yazıları tabelaları okuma, mekân, yer-yön algısı, karşıdan gelen kişiyi tanıma, gece görüşü, voleybol oynama gibi becerilerde sorun yaşamaktadır. Üniversiteye başlamasıyla görmeyle yakından ilişkili pek çok ilgi alanı edinmiş özgüvenli, arkadaşları tarafından takdir edilen bir birey haline gelmiştir.Öğe Türkçe öğretmen adaylarının meslek öncesi kimliklerinin 21. yüzyıl becerileri öz yeterliğine etkisinin incelenmesi(Mehmet Kurudayıoğlu, 2024) Satılmış, Sinem; Kurudayıoğlu, MehmetThe 21st century skills that teachers are expected to acquire and impart to their students have recently become more of an issue in the sense of providing effective teaching in educational environments. At this point, there is a question mark about the ways how the pre-occupational identities of preservice teachers, who will be the shapers and guides of the teaching environment, affect their 21st century skills. This study aimed at examining the effect of preservice teachers' pre-occupational identities on their 21st century skills self-efficacy. In line with this purpose, answers to the questions, "Are pre-occupational identities of preservice teachers predictors of their 21st century skills self-efficacy" and "Do academic achievement averages have a moderating role in the effect of pre-occupational identities of preservice teachers on their 21st century skills self-efficacy" were sought. In this study where relational survey model was used, data were collected from 165 preservice teachers through "21st century skills efficacy scale for preservice teachers" developed by Aygün, Atalay, Kılıç, and Yaşar (2016) and "Pre-occupational Teacher Identity Scale" adapted into Turkish by Arpacı and Bardakçı (2016). In data analysis, path analysis was performed with various variables (class, gender, academic average) using IBM AMOS 20 program. In the study, pre-occupational identities of preservice teachers positively affected their 21st century skills and preservice teachers with high academic average have high professional identities and 21st century skills self-efficacy.Öğe Kamu spotları ve tanıtım filmlerinin sosyal bilgiler eğitimindeki kullanım potansiyelinin değerlendirilmesi(Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi, 2024) Dere, İlker; Akıncı, Zeynep Yasemin; Demirci Dölek, Emine; Bayrak, Zeynep EsraBu çalışma, Türkiye Cumhuriyeti Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın (ÇŞİDB) resmi web sitesinde yayınlanan kamu spotlarının ve tanıtım filmlerinin 2018 Sosyal Bilgiler Öğretim Programı (SBÖP) çerçevesinde potansiyel kullanımını incelemektedir. Çalışma, doküman inceleme yöntemi kullanılarak gerçekleştirilmiştir. ÇŞİDB'nin kamu spotları ve tanıtım filmleri, SBÖP'nin yeterlikler, özel amaçlar, beceriler, değerler, öğrenme alanları ve kazanımlar açısından değerlendirilmiştir. Elde edilen veriler, içerik analizi yöntemiyle değerlendirilmiştir. Araştırma sonuçları, kamu spotlarının ve tanıtım filmlerinin küresel çevre sorunlarına ve bu sorunların çözümlerine odaklandığını göstermektedir. Bu kamu spotları ve tanıtım filmlerinde vurgulanan çevre sorunları, çoğunlukla üretim, dağıtım ve tüketimle ilgilidir. Bu sonuçlara dayanarak, sosyal bilgiler ve kamu spotları arasındaki ilişki daha fazla incelenmelidir. Çevre ve sürdürülebilirlik temalı kamu spotları ve tanıtım filmleri, sosyal bilgiler derslerinde çevre bilincini artırmak için kullanılması önerilebilir.Öğe Türkçe öğrenen yabancı öğrencilerin basamaklı öğretim yöntemiyle üretici dil becerilerinin geliştirilmesi: bir eylem çalışması(Dokuz Eylül Üniversitesi, 2024) Türkben, Tuncay; Koca, Zahide GülBu araştırmanın amacı, basamaklı öğretim programının yabancı dil olarak Türkçe öğrenen öğrencilerin üretici dil becerilerine etkisini incelemektir. Çalışma nitel araştırma yaklaşımlarından biri olan eylemsel çalışma olarak gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın çalışma grubunu Aksaray Üniversitesi Türkçe Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde C1 düzeyinde öğrenim gören 15 yabancı uyruklu öğrenci oluşturmaktadır. Çalışmada, öncelikle öğrencilerin üretici dil becerilerine (konuşma ve yazma) ilişkin mevcut durumları ön ölçümlerle belirlenmiştir. Konuşma becerilerinin ölçümünde sözlü etkileşim dereceli puanlama anahtarı ve sözlü üretim dereceli puanlama anahtarı, yazma becerisinin ölçümünde ise yazma değerlendirme ölçeği kullanılmıştır. Daha sonra, üretici dil becerilerinin gelişimine yönelik geliştirilen eylem planları 6 haftalık bir sürede uygulanmıştır. Bu planlar basamaklı öğretim programı dikkate alınarak hazırlanmıştır. Uygulama sonrası eylem planlarının etkililiğini ölçmek amacıyla son ölçümler gerçekleştirilmiş ve akabinde ön-son ölçüm sonuçları karşılaştırılmıştır. Ayrıca öğrencilerle uygulamaya ilişkin gerçekleştirilen sohbet tarzı görüşmeler, yansıtıcı günlükler ve video kayıtları vasıtasıyla elde edilen geribildirimler (nitel veriler) sorgulanmıştır. Yapılan son ölçümler ve elde edilen nitel veriler, basamaklı öğretim programı doğrultusunda hazırlanan eylem planlarının öğrencilerin konuşma ve yazma becerilerini geliştirdiğini göstermektedir.